Sağlık sektörü… İnsan hayatına doğrudan temas eden, gecesi gündüzü olmayan, vicdanla aklın yan yana yürüdüğü bir alan. İşte bu alan kadınların emeğiyle, sezgisiyle ve vicdani duruşuyla her geçen gün daha da güçleniyor. Kadınların istihdamda en yoğun şekilde yer aldığı sektörlerin başında sağlık geliyor.
Kadınlar ayrıntılara hakim
Sağlık hizmetleri artık yalnızca “iyi niyetle” yürütülemiyor. Etik değerler hala temelimizi oluşturuyor. Ama artık dünya veriye dayanarak karar veriyor. “Biz doğruyu yapıyoruz” demek yetmiyor; bunun kanıtlarını göstermek, şeffaflıkla hareket etmek gerekiyor. Ve tam da burada kadın yöneticilerin ayrıntılara hakimiyeti, çok yönlü düşünme becerileri ve çözüm odaklı yaklaşımları ön plana çıkıyor.
Sağlık çalışanlarının yüzde 65’i kadın
Bugün ülkemizde kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 35 civarında. Üniversitelerde kadın öğretim görevlisi oranı yüzde 50’ye ulaşmışken, profesörlükte bu oran yüzde 33 civarında. Sağlık alanında ise tablo daha umut verici: Hekimlerin yaklaşık yüzde 46’sı, sağlık çalışanlarının ise yüzde 65’i kadınlardan oluşuyor. Bu, büyük bir potansiyel… Ama yeterli mi? Değil…
Sezgiler fark yaratıyor
İstihdamda fırsat eşitliği sağlandığında kadınlar yalnızca istatistiklere sayı eklemiyor; kurumların çehresini, karar süreçlerini, hatta hizmetin kalitesini dönüştürüyor. Kadın yöneticiler kriz anlarında çok yönlü düşünebiliyor, duygusal zekalarıyla ekiplerine yön verebiliyor, veriye dayalı karar alma süreçlerinde sezgileriyle fark yaratıyor.
Kadın rolü daha da güçleniyor
Dijital dönüşüm de kadınlara yeni fırsatlar sunuyor. Araştırmalar, kadınların bu çağda özellikle veri analizi, detaycılık ve planlama konularında başarılı olduğunu gösteriyor. Sağlık yönetiminin dijitalleştiği bu yeni dönemde kadınların rolü daha da güçleniyor. Ancak hala önümüzde aşılması gereken engeller var. Çocuk sahibi olmak isteyen bir kadının ekonomik güvencesi olmalı. Devlet destekleri, kurum içi destek mekanizmaları ve sosyal politikalar kadınların kariyer yolculuğuna kesintisiz devam etmesini sağlamalı. Aksi takdirde yetenekli kadınlar potansiyellerine ulaşamadan sistemin dışında kalıyor.
Kadın istihdamı tercih değil, gereklilik
Sağlık sektörü, kadınların varlığıyla daha güçlü. Onların emeği, sezgisi ve çok katmanlı bakış açısı olmadan sağlık hizmetlerinin geleceği eksik kalır. Kadınlar yalnızca bir cinsiyet değil, bir bakış açısı, bir denge, bir vicdan demektir. Ve bu yüzden kadın istihdamı bu sektörde sadece bir tercih değil, bir gerekliliktir.